MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yolsuzluk ve rüşvet iddiaları ortaya çıktığından beri Başbakan Erdoğan’ın ‘başkesen’ haline geldiğini söyledi. Yolsuzluk iddialarının üstünün örtülmesi için memur kıyımı yapıldığını belirten Bahçeli, MİT’in dini grupları fişlediği yönündeki haberlerin hatırlatılması üzerine, “Fişlemeyle bir yere varılmaz. Fişlemelerin hepsi çöplüğe atılan bir belge olarak tarihte yerini bulmuştur.” dedi.
İstanbul’da bulunan MHP lideri Devlet Bahçeli’nin ilk durağı bugün partisinin Beyoğlu İlçe Başkanlığı oldu. İlçe teşkilatını ziyaret eden Bahçeli, İstanbul Bilumum Madeni Eşya Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği’ni ziyaret etti. Burada esnaflarla kahvaltı yapan Bahçeli, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Yolsuzluk ve rüşvetin Türkiye’nin gündemine oturduğunu belirten Devlet Bahçeli, “Yolsuzluk ve rüşvet iddiaları ortaya çıktığından beri Sayın Başbakan artık ‘başkesen’ haline gelmiştir. Başbakan savcı, polis tanımıyor. Yolsuzluk ve rüşvet iddialarına inanmıyor. Bunu kendi iktidarına karşı darbe girişimi olarak tanımlıyor. Evladıyla ilgili gündeme düşen konular karşısında (Erdoğan’ın ‘Yolsuzluğa karışan evladım olsa reddederim.’ sözü) göze ve kulağa hoş gelen bir sözdür. Bunu görmek lazımdı. Bu iddialar karşısında evlatlıktan reddetme yerine reddetme gerekçesi doğru mu, yanlış mı ona bakmak lazım. Yargılama sonucunda eğer temiz, dürüst ilkeli başbakanlığa yakışır bir şahsiyetin evladı olarak Bilal kardeşimiz haklıysa toplumca bağıra basılacak hale gelir. Eğer tam tersi oluyor ise yargı sonucunda suçlamalar doğru çıkıyorsa Başbakan’ın da görevinden uzaklaşması, toplumun huzuruna da bu kadar iddialar sonrası çıkmayacak bir duruma girmesinde fayda vardır.” şeklinde konuştu.
“Yolsuzluk ve rüşvet iddialarının üstü örtülmemeli.” diyen Bahçeli, “İddiaların üstünü örtmek için bazı komplolar, iftiralar, bazı memur kıyımları, emniyet güçleri üzerinde oynanan oyunlara son verilmeli. Mutlaka yargının önüne iddialar çıkarılmalı, adil bir mahkemeyle konular ele alınmalı ve Türkiye temizlenmelidir.” diye konuştu.
‘FİŞLEMEYLE BİR YERE VARILAMAZ’
Bugün bazı gazetelerde yer alan Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) dini grupları izlediği yönündeki haberlerin sorulması üzerine Bahçeli, “Türkiye’de hiç kimsenin baskı altına alınmasına gerek yoktur. Birbirimizi araştırmak yerine Türkiye’yi daha iyi bir yere nasıl getiririz bunu düşünmeliyiz. Fişlemeyle bir yere varılmaz. Fişlemelerin hepsi çöplüğe atılan bir belge olarak tarihte yerini bulmuştur.” ifadelerini kullandı.
‘HSYK’DAKİ DEĞİŞİKLİĞİ KABUL ETMİYORUZ’
HSYK ile ilgili değişikliği kabul etmediklerini aktaran Bahçeli, “2010 yılında anayasa değişikliği sonucu oluşmuş olan HSYK’da zaten yanlış bulduğumuzu ifade etmiştik. Bunlar iktidarın siyasi amaçları doğrultusunda devletin bazı kurumlarının kullanılması istismarı meselesidir. Bize göre yolsuzluk ve rüşvet konusu gündeme alınmalı. HSYK’nın yasası değişmeden 30’a yakın hakim ve savcı yerinden oldu. Her gün emniyet mensubunun yerleri değişiyor. İktidar HSYK’nın mevcut durumuyla istediğini yapabilecek haldeyken bu tartışmayı niye başlatıyor? Bu sorunun cevabını Başbakan Erdoğan’ın vermesi lazım.” şeklinde konuştu.
‘SARIGÜL’ÜN MAL VARLIĞI İLGİ ALANIMIZ DEĞİL’
CHP’den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Mustafa Sarıgül’ün mal varlığına el konulması ile alakalı Bahçeli, “Yarışa girmiş bir siyasinin mal varlığı bizim ilgi alanımız değil.” dedi.
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın geçtiğimiz günlerde Öcalan ile alakalı sözlerinin hatırlatılması üzerine ise Bahçeli şöyle konuştu: “Güneydoğu’daki Kürt kökenli kardeşlerimiz Öcalan’ı Kürtlerin lideri olarak kabul ediyor mu ki? O onun bileceği iştir. İstanbul ve Diyarbakır’da çalışan Kürt kökenli kardeşlerimiz iyi bir devlet otoritesi ortaya çıktığı zaman PKK’nın kökünü onlar kazır. Bunu nasıl lider olarak takdim ediyorlar. Bu milleti bölmeye kimin hakkı var. Kime ne söz verdiyseniz, bu ısrara devam ediyorsunuz. Öcalan 40 bin insanın ölümüne sebep olan bir canidir. Bundan lider olur mu?”
Bir yanıt bırakın