MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekilimiz İsmail Özdemir: Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile beka tehditleri ortadan kaldırılıyor
Ukrayna ve Rusya arasında yaşan savaş sebebiyle küresel gıda krizinin beraberinde getireceği insani krizin aşılması konusunda Türkiye ciddi bir sorumluluk üstlendi. Tahıl koridoru anlaşması yapmak suretiyle bütün dünyada gelişmiş ülkeler yahut küresel güçlerin başaramadığını Türkiye başardı ve aynı anda iki taraf ile de görüşebilen makul bir diplomasi faaliyeti yürüterek her iki kesimi de belirli ölçülerde anlaştırdı ve bugün tahıl koridoru anlaşmasının hayata geçmesiyle de bütün dünyada ihtimalli ve şiddeti giderek artan gıda krizinin aşılmasında Türkiye öncü bir rol oynadı. Dolayısıyla bize göre küresel diplomasi artık yeniden bir tabir kazanmış oldu. Girişimci ve insani dış politikamız sayesinde Türkiye’nin hakemliğinde artık bölgesel ve küresel meselelerin çözüm noktasında yeni bir adres daha bütün insanlığın bütün ülkelerin gündemine girdi. Geçmişte bu müzakerelere baktığımız vakit Washington’da yürütülürdü, Londra’da yürütülür de ya da Paris’te yürütülürdü ama artık dünyayı etkileyen bütün krizlerin aşılmasında var olan anlaşmaların adı Ankara Anlaşması ya da İstanbul anlaşması olarak da anılmaya başladı.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Türk dış politikası çok ciddi somut kazanımlar elde etmiştir. Geride bıraktığımı bu 5 yıllık zaman zarfında ilk olarak ülkemize dışardan yönelen beka tehditlerinin bertaraf edilmesi konusunda diplomasi sahasında elde ettiğimiz başarılardır. İkinci olarak Irak’tan başlayıp Suriye üzerinden devam eden terör koridoru kurulması projesinin engellenmesidir. Böylelikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin hayata geçmesinden bu yana sınır ötesine 6 askeri harekât gerçekleştirilmiş ve buralar terör unsurlarından arındırılmış, normalleştirilmiş aynı zamanda başta Suriyeli kardeşlerimiz olmak üzere ülkemizde misafir olarak bulunan kardeşlerimizin tekrardan yerlerine huzur ve güven içerisinde dönmeleri de tesis edilebilmiştir. Üçüncü olarak da egemenlik sahalarımızın korunmasında önemli bir ivme yakalanmış ve Doğu Akdeniz gündemi Türkiye’nin lehine kesin olarak değişmiştir. Türkiye’ye Akdeniz’deki enerji ve paylaşım projelerinden dışlama gayretleri böylelikle rafa kaldırılmak zorunda olmuş, Kıbrıs Türkü’nün hak ve menfaatleri yine koruma altına alınmıştır.
Bir yanıt bırakın