▶️ Türkiye’de muhaliflik kisvesi altında faaliyet gösteren ve zilletin sözcülüğünü yapan; yalan, iftira ve dezenformasyonun her türlü örneğini yansıtan medya kuruluşlarının ipliği pazara çıkmaya başlamıştır.
▶️ Ülkemize yönelik dışardan yürütülen beşinci kol faaliyetlerinin sözcüsü olan bu medya kuruluşlarının bilhassa ABD merkezli kimi vakıflarca fonlandığı her yönüyle deşifre olmuş, maskeler bir kez daha düşmüştür.
▶️ ABD’de ortaya çıkan Demokrasi Projesi’nin senaristleri ne demişse, açık bir şekilde görülmüştür ki Türkiye’deki uzantıları da aynılarını söyleyegelmiştir. Malum medya kuruluşlarının da bu süreçte etkin bir şekilde çalıştığı her yönüyle ortadadır.
▶️ Son olarak yine ABD merkezli Chrest Foundation isimli kuruluşun da aralarında Medyascope, Serbestiyet ve 140Journos gibi medya organlarının yer aldığı yapılanmalara yüksek miktarlarda maddi kaynak sağladığı anlaşılmıştır.
▶️ Fonlanan medya kuruluşlarının tamamının MHP ve Cumhur İttifakı karşıtlığında söz birliğine girişmeleri, zilletin sözcülüğüne soyunmaları, CHP, İP ve HDP’nin de aynı medya organlarında sıklıkla boy göstermeleri sinsi tezgahı gün yüzüne çıkarmaktadır.
▶️ Türk medyası üzerinde yürütülen bu karanlık girişimler her yönüyle sorgulanmalı, üzerine gidilmeli, basın özgürlüğü adı altında Türkiye’de karanlık senaryoları hayata geçirme uğraşında olan işbirlikçilere fırsat verilmemelidir.
▶️ Yaşananlar karşısında, hemen her fırsatta medya ve basın özgürlüğünü diline dolayan; televizyon kurulacağı bahanesiyle kendi partileri içerisinde milyonlarca liralık vurgun yapıldığı iddia edilen CHP’nin sessizliği ve İP’in vurdumduymazlığı dikkatlerden kaçmamaktadır.
▶️ Türkiye, teslimiyetçilere bırakılmayacaktır; milletin istiklalini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır. MHP ve Cumhur İttifakı bunun için kararlı bir şekilde yoluna devam etmekte ve Türkiye’yi güçlü yarınlara ulaştırma hedefinde sadece milletimizle birliktedir.
Milliyetçi Hareket Partisi Medya, Tanıtım ve Halkla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı, Kayseri Milletvekili İsmail ÖZDEMİR’in sosyal medya üzerinden paylaşımları.
1-Türkiye’de muhaliflik kisvesi altında faaliyet gösteren ve zilletin sözcülüğünü yapan; yalan, iftira ve dezenformasyonun her türlü örneğini yansıtan medya kuruluşlarının ipliği pazara çıkmaya başlamıştır.
2-Ülkemize yönelik dışardan yürütülen beşinci kol faaliyetlerinin sözcüsü olan bu medya kuruluşlarının bilhassa ABD merkezli kimi vakıflarca fonlandığı her yönüyle deşifre olmuş, maskeler bir kez daha düşmüştür.
3-ABD merkezli Ulusal Demokrasi Vakfı’nın T24, Gazete Duvar, Medyascope, Bianet gibi internet üzerinden faaliyet gösteren yayın organlarına “demokratik değerlerin güçlendirilmesi” bahanesiyle fon ayırdığı geride bıraktığımız aylarda malum olmuştu.
4-Yine ABD merkezli hayata geçirilen, aralarında FETÖ’cü ve eski CHP’li bazı isimlerin de yer aldığı Türkiye Demokrasi Projesi isimli şer odağı da ülkemize karşı kurulmak istenen karanlık cephenin merkezlerinden birisi olarak devreye alınmıştır.
5-ABD’de ortaya çıkan Demokrasi Projesi’nin senaristleri ne demişse, açık bir şekilde görülmüştür ki Türkiye’deki uzantıları da aynılarını söyleyegelmiştir. Malum medya kuruluşlarının da bu süreçte etkin bir şekilde çalıştığı her yönüyle ortadadır.
6-Şimdiye kadar aynı medya organlarının yayınlarına bakıldığında; karanlık sayfalar üzerinden yapılan açıklamaların, haberlerde kullanılan çatal dilin ve mürekkebi lekeli köşe yazılarının tamamı tek merkezden kaleme alınmış gibidir ve hedef ülke Türkiye’dir.
7-Son olarak yine ABD merkezli Chrest Foundation isimli kuruluşun da aralarında Medyascope, Serbestiyet ve 140Journos gibi medya organlarının yer aldığı yapılanmalara yüksek miktarlarda maddi kaynak sağladığı anlaşılmıştır.
8-Anlaşıldığı kadarıyla şer cephesi, özellikle internet medyacılığı ve buna bağlı olan sosyal medya hesapları ve göstermelik kullanıcılar üzerinden toplumu aldatma, kandırma ve yönlendirme girişimlerine hız vermiştir.
9-Fonlanan medya kuruluşlarının tamamının MHP ve Cumhur İttifakı karşıtlığında söz birliğine girişmeleri, zilletin sözcülüğüne soyunmaları, CHP, İP ve HDP’nin de aynı medya organlarında sıklıkla boy göstermeleri sinsi tezgahı gün yüzüne çıkarmaktadır.
10-Türk medyası üzerinde yürütülen bu karanlık girişimler her yönüyle sorgulanmalı, üzerine gidilmeli, basın özgürlüğü adı altında Türkiye’de karanlık senaryoları hayata geçirme uğraşında olan işbirlikçilere fırsat verilmemelidir.
11-Yaşananlar karşısında, hemen her fırsatta medya ve basın özgürlüğünü diline dolayan; televizyon kurulacağı bahanesiyle kendi partileri içerisinde milyonlarca liralık vurgun yapıldığı iddia edilen CHP’nin sessizliği ve İP’in vurdumduymazlığı dikkatlerden kaçmamaktadır.
12-Milli iradenin kendisinden başka yol ve çare arayanlar, hüsrandan başka bir sonuca erişemezler. Aynı güruh, demokrasimizin olgunluğu, hukukun gereği ve milletimizin feraseti karşısında asla amaçlarına ulaşma imkanı bulamayacaktır.
13-Bütün bunlar olurken, CHP’nin Hatay B.Belediye Başkanının, zilletin Cumhurbaşkanı adayını “Uluslarası karar vericilerin belirleyeceği” açıklaması, Türkiye’de teslimiyet ve mandacı zihniyetin artıklarını gözler önüne sermektedir. Zillet gerçeği işte budur!
14-Türkiye, teslimiyetçilere bırakılmayacaktır; milletin istiklalini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır. MHP ve Cumhur İttifakı bunun için kararlı bir şekilde yoluna devam etmekte ve Türkiye’yi güçlü yarınlara ulaştırma hedefinde sadece milletimizle birliktedir.
Bir yanıt bırakın