BAHÇELİ: Ayasofya’nın ibadete açılması yakın tarihimizin en önemli irade beyanı. Ayasofya egemenlik sınırlarımızın içinde. Nerede ibadet edeceğimizi, nereyi cami olarak göreceğimizi, nereyi açıp kapatacağımızı güç ve çıkar merkezlerine mi soracağız?
MHP LİDERİ DEVLET BAHÇELİ SABAH’A ÖZEL AÇIKLAMALARDA BULUNDU
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli SABAH yazarı Şebnem Bursalı’nın sorularını yanıtladı. Bahçeli gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu:
Ayasofya kararı sonrası “ Atatürk de bizim Fatih de bizim. İkisini karşı karşıya getirmeye çalışanları sorgularız”dediniz. Bu konuda yorumuz?
Ayasofya Camii’nin ibadete açılması muazzam bir karar, yakın tarihimizin en önemli irade beyanı. Ayasofya’nın müze statüsünün kullanımının hukuk ve vakıf senediyle birlikte inanç haklarımıza aykırı olduğu her türlü izahtan vareste. Danıştay net ve tartışmaları düğümleyen bir kararı verdi.
Bu karar, egemenlik haklarımızın hilafsız ve şüphesiz kullanımıdır. Ayasofya egemenlik sınırlarımızın içinde. Nerede ibadet edeceğimiz, nereyi camii olarak göreceğimiz, nereyi açıp kapatacağımız Türkiye Cumhuriyeti’nin bileceği bir meseledir. Hariçten gazel okuyanların şikayet ve sızlanmaları anlamsız, temelsiz ve dayanaksızdır. Ayasofya müze yapılırken iyi de, camiye dönüştürülünce mi kötü?
Türkiye ne yapıp yapmayacağını güç ve çıkar merkezlerine mi soracak? Şayet sorarsak bağımsızlıktan, onurlu duruştan, egemenlik haklarından nasıl bahsedilecek?
Ayasofya fethimizin simgesi, ecdadımızın emaneti. Büyük hakanımız Fatih’le Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü karşı karşıya getirmek, tarih ve kültür alanında tehlikeli kutuplaşmalar imal etmek ağır bir sorumsuzluk. 567 yıl önce İstanbul’u fetheden yükseliş ruhuyla 98 yıl önce işgalden kurtaran diriliş ruhu bir ve aynıdır.
Ayasofya’da ilk namazın kılınacağı 24 Temmuz aynızamanda Lozan’ın yıldönümü. İki tarihin tesadüf etmesini nasıl yorumluyorsunuz?
Allah nasip ederse Ayasofya Camisi’nin muhterem ve mehabetli ortamında kılınması planlanan cuma namazına katılacağım. Hem tarihe şahitlik edip hem de manevi görevimi yerine getireceğim. İnanıyorum ki, yine Akşemsettin orada olacaktır, yine Fatihimiz orada olacaktır, yine fethin neferleri manen orada bulunacaklardır.
AVUKATLARIN ÖNÜ AÇILDI
Çoklu baro düzenlemesini CHP AYM’ye götürdü. Düzenlemeyi yeterli buldunuz mu?
Düzenlemeyle avukatlar özgürleşti, barolar demokratikleşti, savunma güçlendi.
CHP niye rahatsız oluyor? Marksist- Leninist örgütlerin baskısı ile CHP ambargosundan kurtulan avukatların önü açıldı. Kılıçdaroğlu çoklu baroya bölücülük diyor. Bölücülerle kimin düşüp kalktığı, terör örgütleriyle kimlerin hedef birlikteliği yaptığı belli.
SOSYAL MEDYA
Sosyal medya düzenlemesi neleri kapsamalı?
Sosyal medyanın hukuki bir çerçeveye oturtulmasıyla ilgili geniş bir uzlaşma havası var. Zira herkes muzdarip. Sosyal medya terörü bir güvenlik sorununa dönüştü. Temennim TBMM’den yüreklere su serpen, bir düzenleme yapılması, Almanya ve Fransa’da olduğu üzere hukuki ve mali açıdan denetim altına alınması.
SEÇİM 2023’TE
Muhalefet partileri ısrarla erken seçim olacağına dair sözler söylüyor.. Bunu neye bağlıyorsunuz?
Türkiye’nin seçime ihtiyacı yok. CHP-İP-HDP ve diğer zillet ortakları seçimi gündemde tutarak suyu bulandırmanın, havayı kirletmenin derdinde. Seçim 2023 haziranında yapılacak. CHP boşa sallayıp dolu tutmanın merakında. Günü geldiğinde sandıktan çıkamayacaklarını görecekler. Biraz sabretmeliler. Tarihimizin hiçbir döneminde zillet millete üstünlük kuramadı.
FETÖ’YÜ TEMİZLEMEK HAYATİ ÖNEMDEDİR
Türkiye’yi işgal planı olan 15 Temmuz’un üzerinden 4 yıl geçti. FETÖ ile mücadelenin neresindeyiz?
FETÖ’yle mücadele amansız ve amasız şekilde devam ediyor. Fakat hala bu terör örgütünün kökünün kazındığını söylemek mümkün değil. Son FETÖ’cü etkisiz hale getirilesiye kadar da süreç devam etmeli. MHP FETÖ’yle olsun, PKK’yla olsun, Türkiye’nin bekasına ve güvenliğine kast eden gayri hukuki, gayri ahlaki bütün örgütlerle mücadelede devletin ve hükümetin yanındadır. FETÖ’cüler boş durmuyor. Kripto damar koparılmış değil. FETÖ elebaşı hala Pensilvanya’da. İstiklal için birlik, istikbal için dirlik ve de kazanın Türkiye olmasını istiyorsak FETÖ’nün kadro, kaynak ve kumanda merkezlerini tasfiye etmemiz, devlet ve toplum hayatındaki kalıntılarını da temizlememiz hayati önemdedir.
CHP MİLLİ MESELELERE KAYITSIZ VE KAYGISIZ
Libya ve Doğu Akdeniz de Türkiye haklarını kullanıyor. CHP “Türkiye’nin Doğu Akdeniz de ne işi var” diye eleştiriyor?
CHP muhalefetini Türkiye’ye karşı yapıyor. CHP dalından da kökünden kopmuş. CHP ülkemizin varoluş mücadelesinin önüne set çekmek istiyor. CHP yönetimi gaflet uykusunda kabus görüyor, bunu da gerçekmiş gibi gösterip Türkiye’yekötülük yapıyor. CHP’ye kalsa Antalya Körfezi’ne hapsolmamız kaçınılmaz. CHP Haçlı ve Siyonist kuşatmaya duyarsız.Hafter’in amigosu, Esad’ın hayranı. Doğu Akdeniz’de dünyanın geleceğini etkileyecek mücadele var. Türkiye DoğuAkdeniz’den dışlanmak isteniyor. Bu zalim isteğe boyun eğersek mücavir topraklarda sürekli önümüz kesilir. Libya’da kimlerin hangi oyunlar içinde olduğunu biliyoruz. Doğu Akdeniz’de hidrokarbon kaynaklarını kimlerin yağmalayıp el koymayı planladığını açıkça görüyoruz. Rusya’nın tutumu ikircikli ve güvensizdir. Fransa krize bel bağlamıştır. Birleşik Arap Emirlikleri şuursuzdur. Türkiye haklı, hukuki ve meşru mücadelesini gittiği yere kadar taşımalıdır.
FETÖ’CÜLERE SAHİP ÇIKIYOR
Mümtazer Türköne’ye ilişkin açıklamalarınız üzerine CHP “kişiye özel yasa mı isteniyor” dedi…
Kılıçdaroğlu 5 Aralık 2016’da Adana’da, FETÖ’den tutuklanan Nazlı Ilıcak, Altan kardeşlere kadar bazı isimlerimeydanda alkışlatmıştı. CHP yönetiminin dilinden Osman Kavala hiç düşmüyor. Özel yasa mı istiyorlar? 23 Haziran Mümtaz’er Türköne’nin kardeşi ülküdaşımız Mustafa Türköne’nin şehadet yıldönümüydü. Mümtaz’er Türköne de geçmişte aramızda bulundu. Türköne’nin hukuki durumunda bir haksızlık varsa düzeltilmesiyle ilgili temennimi paylaştım. Suçlu veya suçsuz demedim. Buna karar verecek Türk adaletidir. CHP ülkücü kökenli birisinetahammülsüzlüğünü bir kez daha göstermiştir. Asıl sahip çıktıkları sicilli FETÖ’cülere baksınlar.
ERMENİSTAN TAŞERON
Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki son günlerde meydana gelen çatışmayı nasıl değerlendiriyorsunuz? Çatışmaların yaşandığı bölge doğu-batı enerji koridorunun kavşak noktasıdır. Ermenistan’ın düşmanca emelleri tesadüfü değildir. Bir amaca matuftur. Aynı zamanda Ermenistan taşerondur, Türk düşmanlığını ana siyaset haline getirmiştir.Azerbaycan topraklarının yüzde 20’si hala Ermeni işgali altında. Karabağ sorununun çözümünde bir arpa boyu mesafe alınamamıştır. Her şart altında dost ve kardeş ülke Azerbaycan’ın yanındayız. Kalben ve manen soydaşlarımızlayız, yeri gelirse bedenimizle de onlarla bir arada olur, Türk yurtlarını savunuruz.
Azerbaycan ve Ermenistan sınırında son günlerde ciddi bir gerginlik yaşanıyor. Bu konuyu yakından takip ettiğinizi biliyoruz. Yorumunuzu alabilir miyiz?
12 Temmuz 2020 tarihinde, Tavuz bölgesinde Azerbaycan-Ermenistan arasında başlayan çatışmalar elbette bizim öncelikli gündem konularımızdan biri oldu. Ermenistan, içinde üç Azerbaycan askerinin bulunduğu bir aracın sınır ihlali yaparak saldırı düzenlendiğini iddia etti. Bu iddia elbette asılsız ve yalandır. Çatışmaların yaşandığı bölge doğu-batı enerji koridorunun kavşak noktasıdır. Ermenistan’ın düşmanca emelleri tesadüfü değildir. Bir amaca matuftur. Aynı zamanda Ermenistan taşerondur, Türk düşmanlığını ana siyaset haline getirmiştir. Azerbaycan topraklarının yüzde 20’si hala Ermeni işgali altındadır. Karabağ sorununun çözümünde bir arpa boyu mesafe alınamamıştır. Ermenistan’ın silahlı saldırılarını bu vesileyle ve tekraren lanetliyorum. Şehit düşen Azerbaycan askerlerine Allah’tan rahmet diliyorum. Her şart altında dost ve kardeş ülke Azerbaycan’ın yanındayız. Kalben ve manen soydaşlarımızlayız, yeri gelirse de bedenimizle de onlarla bir arada olur, Türk yurtlarını savunuruz.
Bir yanıt bırakın