Ankara Barosu’nun Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın açıklamaları üzerine başlayan barolardaki yönetim tartışması TBMM gündemine taşınıyor. Konuyla ilgili açıklamada bulunan MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, baroların yönetiminde temsilde adaletin sağlanması gerektiğini vurgulayarak formül verdi.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın Ramazan ayının ilk cuma hutbesinde, “İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lutiliği, eşcinselliği lanetliyor. Nedir bunun hikmeti? Hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir bunun hikmeti” diyerek HIV virüsünün yayılmasını buna örnek olarak göstermiş, Ankara Barosu’nun ise yaptığı basın açıklaması ile Kuran-ı Kerimi hedef alan açıklamalarda bulunmuştur. Ankara Barosunun açıklamaları büyük tepki toplamış, Diyanet İşleri Başkanlığı ise Baro hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.
Ankara Barosunun açıklamasında yer alan “Şaşkınlığımız; sesi çağlar öncesinden gelen bu şahsın, bir devlet kurumunun başında oturup söylemini kutsal sayılan değerler üzerine inşa ederek halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmesindeki kan kokan cüreti sebebiyledir” ifadeleri toplumun tüm kesimlerinin tepkisine neden olmuştu.
Baroların Ayrılıkçı Tutumları Seçim Sistemini Gündeme Getirdi
2019 yılı Adli Yıl açılış töreninin, Yargıtay yerine Cumhurbaşkanlığı külliyesinde yapılmasına karşı çıkan 52 baro başkanı bu tutumu protesto ederek açılışa katılmamıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, törene katılmayan baroları tutumlarından dolayı eleştirmiş ve barolar başta olmak üzere tüm meslek teşekküllerinin seçim yöntemlerinin temsili demokrasiye uygun hale getirilmesi gerektiğini ifade etmişti.
Mevcut sistemde, baroların blok liste ile seçime gitmesi temsilde adaleti sağlamadığı için baro seçimlerinde “nisbi temsil”e olanak düzenleyecek bir değişiklik yapılması seçenekler arasından yer alıyor.
Konuyla ilgi açıklama yapan MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız Baroların yönetiminde temsilde adaletin sağlanması gerektiğini vurgulayarak ”TBB’nin 561 olan delege sayısının 418’e, İstanbul Barosu’nun delege sayısının 138’den 50’ye; Ankara Barosu’nun 57’den 21’e çekilmesi hakkaniyete uygun olduğu gibi Baroları içine düştüğü siyasi taassuptan kurtarabilir” dedi.
Bir yanıt bırakın