Tek partinin “istikrar ve büyüme” getireceği savı, hem siyaset hem de iş dünyasında pek kabul gören bir argümandı. Takkenin düşüp kelin görünmesi için 12 yıl gerekiyormuş… Devletçi ideolojinin bir numaralı temsilcisi MHP bile “Demokrasi olmadan istikrar sağlanamaz” deme noktasına geldi!
MHP Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan beni arayıp, partisinin “istikrar ve demokrasi” çıkışını anlatınca, son günlerde yabancılardan sıkça duyduğum “Türkiye nereye gidiyor?” soruları aklıma geldi.MHP’nin “Türkiye bu süreci sandığa zarar vermeden tamamlamalı” vurgusu gibi, Türkiye’de istikrarın dayanağı haline getirilen yabancıların karamsarlıkları da hiç bugünkü kadar öne çıkmamıştı.
YABANCI YATIRIMCI NEDEN KAÇIYOR?
Avrupa Komisyonu 2014 İlerleme Raporu’nun, “Ekonomik Politikanın Temel Unsurları” başlıklı bölümündeki notlar, MHP’nin “istikrarı” sorunsallaştırmasını haklı çıkaracak bir retorik içeriyor:
“Devlet kurumlarının sorumlularındaki parçalı yapı, bütçeleme ve orta vadeli ekonomi politikalarına ilişkin süreçlerin, son dönemde yurtiçindeki siyasi gerginliklerden etkilendiği görülmektedir.”
Rapor, “Ekonomi politikasının temel unsurlarına ilişkin mutabakat zayıflamıştır. Türkiye, makro ekonomik dengesizlikleri azaltmaya ve uzun dönemli büyüme potansiyelini yakalamaya yönelik adımları atmalıdır” ifadesiyle siyasi riskin arttığına işaret ediyor.
Türkiye’de özel sektör yatırımlarının gerilemesi ve yabancı yatırımların çıkışına ilişkin verileri de yine aynı bölümden okuyabiliriz:
“2012 ve 2013 yılları arasında toplam yatırımlar değişmeyerek milli gelirin yüzde 20.3’ü seviyesinde gerçekleşmiş, ancak yatırımlar özel sektörden kamu sektörüne kaymıştır. Özel yatırımların milli gelire oranı yüzde 16.6’dan yüzde 15.6’ya düşerken, kamu yatırımlarının oranı yüzde 3.9’dan yüzde 4.7’ye çıkmıştır. Son bir yıl içerisinde Türkiye’ye gelen brüt doğrudan yabancı yatırımların milli gelire oranı ise yüzde 1.7’den yüzde 1.6’ya, doğrudan yabancı yatırım stokunun milli gelire oranı ise yüzde 23.6’dan yüzde 19.9’a gerilemiştir.”
Milyarlarca dolarlık doğrudan yabancı sermaye yatırım çıkışının, genç işsizlik stokunda artışa yol açacağı gün gibi aşikâr. Sosyal barışı tehdit eden bu durum, MHP’nin “istikrara” kilitlenmesini anlamamızı kolaylaştırıyor.
‘ETKİN MUHALEFET YAPMANIN YOLLARINI AÇACAĞIZ’
Adan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin geçtiğimiz günlerde Kızılcahamam’da partinin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyeleriyle süren 3 günlük toplantıda dile getirdiği konuları bize aktarıyor.
17-25 Aralık yolsuzluk dosyalarına hâkim olduklarını vurgulayan Adan, “Toplumun farklı kesimlerine gidip gerçekleri anlatıyoruz. Orta ve küçük işletmeler, iktidardan beslenen tekelci yapıların kıskacına girdi. Kimse sesini yükseltemiyor” diyerek “etkin muhalefet” yapmanın yollarını açacaklarını anlatıyor.
Genel seçimlere geri sayım başladı. Muhalefet partileri şimdiden kampanyalarını yolsuzluk dosyaları üzerine kurgulamaya başladı bile. AK Parti hükümetinin IŞİD ile mücadele ve Kürtlerle barış projesinde başarı sağlamaktan başka bir çaresi yok.
Serpil Yılmaz
24 Ekim 2014 Cuma, syilmaz@htgazete.com.tr
Bir yanıt bırakın