MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na TBMM Başkanı Cemil Çiçek hakkında ‘Görevi kötüye kullanmak suçundan’ suç duyurusunda bulundu.
Vural, suç duyurusunda, “Tüm kamuoyunun malumu olduğu üzere 10 Ağustos 2014 tarihinde Cumhurbaşkanı seçimi gerçekleştirilmiştir. Seçimin sonucunda, İstanbul Milletvekili ve 61’nci hükümetin başbakanı olan Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı seçilmiştir. Yüksek Seçim Kurulu 15 Ağustos 2014 tarihinde Cumhurbaşkanlığı seçimini kesin sonuçlarını açıklamıştır.
Aynı tarihte Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçildiğine ilişkin mazbata Yüksek Seçim Kurulu Başkanı tarafından şüpheliye teslim edilmiştir. Ancak şüpheli gerekli işlemleri yapmayarak ‘görevi kötüye kullanma suçunu işlemiştir. Cumhurbaşkanı seçilen kişinin TBMM üyeliği Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın açık hükmü gereği sona erer. Anayasanın 101/4’ncü maddesinde ‘Cumhurbaşkanı seçilenin, varsa partisi ile ilişiği kesilir. Ve TBMM üyeliği sona erer’ hükmü yer almaktadır. Öte yandan ‘and içip göreve başlama gerçekleşmediği için milletvekilliğinin sona ermediği’ savı asla kabul edilemez. Zire, ‘seçilme’ ve ‘göreve başlama’ birbirinden farklı iki kurumdur. Her ikisine de Anaya ve yasalarda farklı sonuçlar bağlanmıştır.
Nitekim Anayasanın 102/4’ncü maddesinde ‘Cumhurbaşkanı göreve başlayıncaya kadar görev süresi dolan Cumhurbaşkanının görevi devam eder’ diye hatırlattı. Vural’ın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na TBMM Başkanı Cemil Çiçek hakkında yaptığı suç duyurusunda şunları belirtti: “Milliyetçi Hareket Partisi TBMM grup Başkanlığı adına TBMM Başkanlığına tarafımca 18 Ağustos 2014 tarihinde başvurdum.
Bu başvuruda, ‘Anayasa ve TBMM İçtüzüğünün TBMM faaliyetlerinde siyasi parti gruplarının üye sayısı oranında temsilini öngördüğünü, bu durumda Adalet ve Kalkınma Partisinin üyesi olan İstanbul Milletvekili Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesinden dolayı TBMM üyeliği sona erdiğinden buna göre işlem yapılması ile siyasi parti gruplarının üye sayısının yeniden tespit edilmesi hususunda ivedilikle gereğinin yapılması’ istenmiştir.
Şüpheli tarafından gerek Anayasa ve gerek diğer mevzuat gereği doğan yükümlülükler yerine getirilmemiş olduğundan, Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan hali hazırda hem Cumhurbaşkanlığı hem de milletvekilliği sıfatı taşımaktadır. Cumhuriyet tarihimizde örneği bulunmayan bu garabet durum açıkça Anayasanın ihlali anlamına gelmektedir ve ilgililerin bu durumda oluşan sorumluluklarını yaptırım gücüyle karşılanmalıdır. Şüpheli tarafından konuyla ilgili hiçbir işlem yapılmayarak görevi kötüye kullanma suçu işlemiştir.”
Bir yanıt bırakın