Bahçeli: Erdoğan 17-25 Aralık’ın hesabını er yada geç verecektir.
Bahçeli’den Erdoğan için çok sert sözler
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İzmir’de bayramlaşma törenine katıldı. Bahçeli, ‘Aday Erdoğan’ diye seslendiği Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkmaya nefesinin yetmeyeceğini öne sürerken, “Kara paracı ve altın kaçakçısı şarlatanı hayırsever, kutucu bankacıyı saf, havuzcu işadamlarını Türkiye’nin gururu, hırsızlığın peşine düşenleri de hain olarak damgalayandan her şey olur da bir tek cumhurbaşkanı olmayacaktır. Ekmeleddin Bey duruyorken, hain emeller Çankaya’ya çıkamaz” dedi. Bahçeli sözlerine “Erdoğan hakikaten de ruh sağlığını acilen gözden geçirmelidir” diye devam etti
Bahçeli’nin partililerle bayramlaşmak için geldiği Halkapınar Spor Salonu’nda, platformun arkasında ‘Bayrağımız bir bayramımız bir’ yazıldı. Salonda üzerinde ‘Bundan sonra ‘ya yurdum’, ‘ya yokum’ arasında seçim yapılacaktır’, ‘Cumhurbaşkanlığını çantada keklik gören ahmakların mahcubiyetten insan içine çıkamayacakları günler de inşallah yakındır’, ‘Kardeşin derdinden kardeş anlar’, ‘Benim cumhurbaşkanı adayım Ekmeleddin İhsanoğlu’ yazılı pankartlar asıldı. Bir partili, üzerinde ‘İsrail vuruyor, Gazze ölüyor, dünya lideri uyuyor’ yazılı pankart açtı. Bahçeli salona girinceye kadar partililer, Ahmet Şafak şarkıları ile coştu. Toplantı saati 13.00 olarak bildirilmesine rağmen Bahçeli salona 14.30’da girdi. Salondaki koltukların bir bölümü boş kalınca parti yöneticileri buralara büyük pankartlar serdi. Bahçeli’nin konuşması 3 kamera ile çekildi ve bazı televizyon kanallarından canlı yayınlandı.
BAYRAMIN ÖNEMİNE VURGU
MHP lideri Bahçeli, bayramların, milli ve manevi hayatta ayrıcalıklı bir yeri olduğunu bu günlerin kardeşliğimizi güçlendirdiğini, paylaşmanın güzelliklerini yaşattığını, sosyal dengeyi düzenlediğini, zor durumda bulunanlara yardım etmenin milli ve dini vecibe olduğunu söyledi. Bahçeli, “Yüreklerimizin kapıları bayram günlerinde ardına kadar açılmaktadır. Bayram, kaynaşmamızın adı, kavuşmamızın ümidi, Sılah-i rahimde özlem dolu bekleyişlerin silinmesi, 77 milyonun ele ele, gönül gönüle olması, sevinç, neşe, sıcaklıkn, tebessüm, umudun cemre gibi yüreklere düşmesidir” dedi.
MHP lideri Devlet Bahçeli, bu bayramda ağlayan, şeker yerine yaralarına merhem uman, çikolata yerine ekmek ve su gözleyen Türkmen çocukların unutulmamasını, eziyet ve işkence çeken, başları önde hayatta kalmanın çaresini arayan soydaşlara dua ve yardımların esirgenmemesini istedi. Bahçeli, şöyle devam etti:
“Onların yalnız, çaresiz olmadıklarını gösterelim ve haykıralım. Onların dert ortağı olalım, acılarını paylaşalım. Kerkük ağlarken bizler gülemeyiz. Musul, Telafer, Kaşgar, Akmescit inlerken bizler rahat ve huzur bulamayız. Elbette Gazze’nin çığlıklarını da duyacağız, Filistin sokaklarındaki yıkıma duyarsız kalmayacağız. Trablus’un iç çekişini, Halep’in ahını, Şam’ın feryadını, Kudüs’ün zeytin kokulu havasını, Bağdat’ın, Ninova’nın, Tıkrit’in, Samarra’nın, Erbil’in solgun bakışlarını derinlerimizde hissedeceğiz. Babil’in asma bahçelerini, Basra’nın güzelliklerini aklımızdan çıkarmayacağız; komşu ülkelerin, eski hakimiyet havzalarımızın istikrara kavuşması için ellerimizi semaya açacağız.”
“ADAY ERDOĞAN”
Bahçeli, ‘Aday Erdoğan’ diyerek seslendiği Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a seslenirken, şöyle dedi: “Farkındaysanız, sistematik olarak Müslümanlar, Türkler ölüyor, öldürülüyor. İslam coğrafyasında karışıklık ve vahşet hüküm sürüyor. İmparatorluğumuzdan kopan toplumlar sanki diri diri gömülüyor. Osmanlı barışı altında sükunet ve kardeşlik içinde yaşayan halklar şimdilerde imdat diyor, düzen ve dirlik çağrısı yapıyor. Maalesef ki, zalimler İslam’a kara çalmaktadır. Küresel hesaplar Müslüman varlığına kast etmektedir. Daha kötüsü, içimizden devşirilen işbirlikçiler bildik zalimlerle kol koladır. BOP’a Eşbaşkanlık yapan zalim yamağını siz iyi biliyorsunuz. Müslüman kanına doymayan küresel saldırganlara boyun eğen, bölgesel senaryolarda oynatılan malum adamı iyi tanıyorsunuz.
İsrail Gazze’yi yakarken bu adam sadece konuşmuştur. Mısır’da darbe yapılırken bu adam sadece gürültü çıkarmıştır. İki pilotumuz şehit edilirken, Mavi Marmara’da 10 vatandaşımız katledilirken, Reyhanlı’da 53 vatandaşımız bombalı saldırıya kurban giderken bu adam sadece ipe un sermekle meşgul olmuştur. Bu adam ki, Caber’deki Süleyman Şah türbesi tehdit edilirken sesini çıkaramamış, hatta Türkiye’ye dışarından füze attırıp Suriye’yle savaşa sokmayı bile planlamıştır. Türkiye’nin tarihsel gücü aday Erdoğan tarafından eritilmiştir. Türkiye’nin saygınlığı aday Erdoğan tarafından heba edilmiştir. Türkiye’nin milli ve kültürel birikimi aday Erdoğan’ın hışmına uğramıştır. Aday Erdoğan tüm komşularla sıfırı tüketmiş, tüm komşularla aramızı açmıştır.”
MHP lideri, Türkiye’nin bölgesinde yalnızlaştığını, içine kapandığını savunurken, “Aday Erdoğan İsrail’i sahnede terör devleti diye suçlarken; perde gerisinde boynundaki Yahudi Cesaret Madalyasını parlatmış, aldığı yüzbinlerce dolarlık ödülü saymıştır. Bir yandan İsrail’i en ağır şekilde eleştiren Erdoğan, diğer yanda jet yakıtı ihraç ederek bu ülkenin ölüm saçan uçaklarını havalandırmıştır. Erdoğan konuştukça batmış, meydanlara çıktıkça bitmiş, maskesi düşmüştür. Bize ‘İsrail dalkavuğu’ demek için bir insanın Calut’un soyundan gelmesi, Firavun’un izinden yürümesi yeterlidir” diye konuştu.
“GAZZE’YE İLTİCA ETMELİDİR”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın muhalefetin gündemi Gazze’den alıp başka yerlere çekmekle eleştirdiğini, Türkmenler’i de istismar ettiklerini öne sürdüğünü ifade ederken, şöyle konuştu: “Erdoğan hakikaten de ruh sağlığını acilen gözden geçirmelidir. İsrail’in işini kolaylaştıran, Siyonizme bekçilik yapan, büyük İsrail hedefine hizmet eden, füze savunma sistemiyle İsrail’e koruma kalkanı inşa eden kendisi değilmiş gibi konuşmaktadır. Yani yavuz hırsız ev sahibini bastırma teşebbüsündedir.
Erdoğan geceler boyunca tek endişesinin Filistin olduğunu söylemektedir. Hal böyleyse Erdoğan’ın elini tutan yoktur. Önünde engel de bulunmamaktadır. Çoluğunu çocuğunu, villadaki ganimetleri gemilerinden birisine yükleyip, İsrail’in izin ve icazetiyle hemen Gazze’ye iltica etmelidir. Madem tek endişesi, tek derdi Filistin’dir, o halde aday Erdoğan derhal Türkiye’yi terk etmeli, Hamas’a katılmalıdır. Dikkatinizi çekerim ki, bizim Erdoğan’dan en bariz farkımız burada ortaya çıkmaktadır. Biz de Filistin’e üzülür, sıkılır ve yanarız; fakat geceler boyunca Türkiye’yi, Türkmenleri ve Türk milletini düşünür, bunlarla ilgili kaygı taşırız. Aday Erdoğan Gazze’yi milli mesele gördüğünü açıklamaktadır. Sanki Türkiye’nin milli meselelerini benimsemiş ve savunmuş gibi; sırayı Gazze almıştır.”
“MUSTAFA KEMAL’E AYYAŞ DİYEN, TC’YE KAST EDEN”
Bahçeli, Başbakan Erdoğan’ın milli değerlere şaşı baktığını öne sürerek, şöyle konuştu: “Erdoğan’a sesleniyorum, sen millilikten ne anlarsın? Senin sözde milliliğin sandık görülünce meydana çıkar. Aday Erdoğan bil ki, sen milli olamazsın, sen milli kalamazsın. Bir insanın milli olması için vatana, bayrağa ve millete şaşı bakmaması lazımdır. Bir insanın milli olması için gayri milli unsurlara eğilip diz çökmemesi şarttır. Kozmopolit perişanlıktan millik çıkmaz, kaos tüccarına, Türk düşmanına, kimlik hasmına, Mustafa Kemal’e ayyaş diyen, TC’ye kast eden, Türklüğü etnik seviyeye indirmeye yeltenen bir şahsiyete milli değil; militanlaşmış milliyetsiz denir.
Mürai, yani ikiyüzlü siyasetçiden milli olmaz, hele milliyetçi olmak hiç yakışmaz. Erdoğan, sözde bizi itham ederek, IMF’den aldığı borçları ödemesine millik demektedir. Dış yükümlüklere karşı Merkez Bankası’nın kasasında tutulan rezerv artışını millik olarak tasvir etmektedir. Kimin cebine gittiği muamma olan milli gelirdeki artışı millik olarak göstermektedir. Ancak Türkiye’yi kaçakçılara, kara paracılara, altın hırsızlarına, sıcak paracılara, ekonomik tetikçilere, para baronlarına, faiz ve rant merkezlerine teslim etmesinin ne anlama geldiğini itiraf edememektedir. Ben size söyleyeyim; bunun adı Türk milletinin topluca yoksullaşması, işsiz kalması ve ekmeğinden olmasıdır.
Gelen sermayeden daha fazlasının çıkmasını sağlayan ekonomik sömürü düzeninin bir ucunda küresel para babaları, diğer ucunda ise aday Erdoğan ve yandaşları vardır. Şu hazin gerçeğe bakınız ki, İsrail Kürdistan’ı teşvik edip bağımsızlığını özendirirken, Erdoğan nedense hiç rahatsız olmamıştır. Çünkü aday Erdoğan, Öcalan, Anglo-Sakson komplo, Barzani ve Netanyahu Tarihi Şark Meselesi Ligi’nin Kürdistan sahasında ter akıtan beş oyuncusudur. Erdoğan Rabia işaretindeki başparmağı da açarsa işlem tamam olacak, hem rüşvet kadrosunun, hem de Kürdistan korosunun niyet ve sayısı tam olarak deşifre olacaktır.”
“BUNLARI BİLMEYEN ADAMDAN CUMHURBAŞKANI OLMAZ”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye’nin 10 Aıustos’ta tarihi bir sınav vereceğini belirterek, cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu için şu sözlerle oy istedi: “İhsanoğlu cepheleşmeye karşı birlikte yaşamın, yasaklara karşı özgür tavrın, baskıya karşı demokrasinin, yozlaşmaya karşı milli kültürün, yolsuzluğa karşı dürüstlüğün, yandaşlığa karşı milletin ortak vicdanıdır. Adayımız geniş ve samimi nitelikli söz ve ağız birliğinin sapasağlam kararıdır. Mustafa Kemal’in Çankaya’sı kurtuluş mücadelemizin aziz hatırasıdır. Konak’ta çekilen ilk bayrağın, milli mücadele yolunda sıkılan ilk kurşunun, Samsun’da atılan ilk adımın, Amasya’dan yayımlanan ilk tamimin, Erzurum’da toplanan ilk ulusal kongrenin özü ve özetidir Çankaya. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı kardeşliğimizin simgesidir. Milli ve üniter devlet yapımızın teminatıdır.
Cumhurbaşkanı dış dünyaya dönük yüzümüz, içimize dönük birlik sancağımızdır. Çankaya’nın duvarlarında hala Sakarya Zaferi’nin sevinçleri çınlamaktadır. Büyük Taarruz ve Dumlupınar’ın sımsıcak anıları Çankaya’dan buram buram tütmektedir. Türkiye’yi kuran ve kurtaran milliyetçilerin kutlu hatıra ve mirası Çankaya’nın ruhunda toplanmıştır. Bunları bilmeyen adamdan Cumhurbaşkanı olmaz.”
“ÇANKAYA YOKUŞUNU ÇIKAMAYACAK”
Bahçeli, Türkiye Cumhuriyeti’ne adı konmamış savaş açan gafil ve cahile cumhurbaşkanı olmanın düşmediğini, 17-25 Aralık’ta suçüstü yakalandığını hazineyi boşaltırken, devletin kasasını zimmetine geçirirken basılmış bir adamdan, cumhurbaşkanı olamayacağını iddia etti. Bahçeli, şöyle dedi:
“Adaletin boğazına çöküp rüşvetçileri, hırsızları, haram kervanına hevesle katılanları kollayandan, ayakkabı kutularına, yatak odalarına milyon dolarları saklayan ahlaksızları serbest bırakandan, Allah için haykırınız, cumhurbaşkanı olur mu? Kara paracı ve altın kaçakçısı şarlatana hayırsever, kutucu bankacıya saf, havuzcu işadamlarına Türkiye’nin gururu, hırsızlığın peşine düşenleri de hain olarak damgalayandan, her şey olur da bir tek cumhurbaşkanı olmayacaktır. Aday Erdoğan sırtında 17-25’in kamburuyla Çankaya yokuşunu çıkamayacak, 10 Ağustos’ta nefes yetmezliğinden kaybetmeye mahkum olacaktır.
Erdoğan ister hakim ve savcıları kıyıma uğratsın, ister emniyetin altını üstüne getirsin. İster inlerine gireceğiz desin, ister hainler, vaiz lobisi, faiz lobisi, virüsler, haşhaşiler sözleriyle avunsun. Erdoğan 17-25 Aralık’ın hesabını er yada geç verecektir. Bugün değilse de çok yakın zaman içinde adaletin huzuruna kuzu kuzu çıkacaktır. Erdoğan’a göre en rahat yer cezaevidir. Hatta yüce kitabımız Kuran’ın sakince okunacağı yer olarak cezaevini göstermiş, demir parmaklıkları övmüştür. Madem böyledir, Erdoğan’a önerim şimdiden kendisine bir kitap çantası hazırlaması, çıkacağı uzun yolculuk için şimdiden hazırlanmasıdır.”
“ERDOĞAN KAYBEDECEK”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Erdoğan’ın, Ekmeleddin İhsanoğlu’na iftara attığını öne sürerek, ‘Çatı adaya’ destek verilmesini istedi. Bahçeli, Ekmeleddin İhsanoğlu’nun ‘Çelebi ruhunu’ koruduğunu, sakinliğini, efendiliğini, olgunluğunu ve beyefendiliğini hiç bozmadığını ifade ederken, sözlerini şöyle tamamladı:
“Çünkü; kötü sözün sahibine ait olduğunu bilmektedir. Buna karşılık Erdoğan, vazo, saksı, hain, nankör, omurgasız, ırkçı, monşer gibi aklın ve vicdanının kabul etmeyeceği çirkin sözlerle saldırmaktadır. PKK’nın adamı olan Erdoğan, Kandil robotu olduğunu unutmuş; batı emellerinin vitrin süsü, küresel cinayet planlarının kuyruğu seviyesine düştüğünü ihmal etmiştir. Erdoğan 10 Ağustos’ta kaybedecek, millet kazanacak, milli ruh silkinip doğrulacaktır. Hep birlikte sandığa gidelim, sandığa sahip çıkalım, oyumuzu mutlaka kullanalım, eşimize, dostumuza, yakınımıza oy kullandıralım. Tatil mevsiminde rehavete kapılmayalım. Ekmeğimize kan doğrayanların değil, ekmeğimizi büyütmeye aday olan Ekmel Bey’in önünü açalım. Ekmeğini kazanma derdinde olan kardeşlerim, davetim sizleredir. Vatan, millet, bayrak diyen Türkiye sevdalısı ekmek bilen kardeşlerim, çağrım sizleredir. Ekmeleddin bey varken, Cumhurbaşkanlığı makamı 17-25 Erdoğan’a yakışmaz. Ekmeleddin Bey duruyorken, hain emeller Çankaya’ya çıkamaz. Aday Erdoğan monşer sözünün bedelini ağır ödeyecektir. Aday Erdoğan kaybedecektir. Siz bakmayın anketlere, siz aldanmayın algı operasyonlarına. Siz bakmayın yandaşlar ne yazmış, siz aldırış etmeyin havuz medyası ne söylemiş. Allah’ın izniyle 10 Ağustos’ta Çankaya hak eden konuğuyla tanışacaktır. 12’inci cumhurbaşkanımız Ekmeleddin İhsanoğlu olacak, cumhuriyet kurtulacaktır.”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, konuşmasının ardından salondaki partililerle tokalaştı. Bahçeli daha sonra karayoluyla Kayseri’ye hareket etti.
Bir yanıt bırakın